NEDEN KEŞİF ATÖLYESİ DOĞUŞ HİKAYEMİZ
Herşey, işlerin ters gitmesiyle düzene girdi !
Hikayemiz, daha önceden de yaşadığım ve iş kurduğum, hayatımdaki önemli değişimlerin doğuş yeri olan Samsun’da başladı. Bursa’da devam eden eğitim ve danışmanlık hizmetlerimizi Samsun’da da faaliyete geçirmek üzere ofisimizi tutmuş ve bütün hazırlıklarımızı tamamlamıştık. Açılış hazırlıklarını yaptığımız dönemde, dünyada başlayan pandemi süreci ülkemizde de hayatın genel akışını tehdit edecek şekilde görülmeye başlamıştı. Yaptığımız bütün planlar alt üst olmuş, çoğu şey beklentimizin tersine dönmeye başlamıştı. Ancak, ilerleyen zamanda görecektik, ters giden bu durumun aslında bizim için birçok şeyin düzelmesini sağlayacağını…
Ülke genelinde yasakların başlamasıyla ne yapabiliriz diye düşünürken, krizi fırsata çeviren o fikir geldi aklımıza. 2008 yılı itibariyle satış sektörü içinde var olmamdan bu yana kitap yazma hayalim hep vardı. Bu planın hayata geçebilmesi için ise ortalama üç aylık bir zamana ve odaklanmaya ihtiyaç vardı. Aslında farklı açıdan baktığımızda, pandemi dönemi de bu hayalin hayata geçebilmesi için büyük bir fırsattı. Kapalı kalacak ofis ise kitabın yazı aşaması için başka bir fırsat…
Hemen hızlıca ofisi kalabileceğim şekle dönüştürüp kampa orada girmeye karar verdim. Çünkü ofis, “tam da burada ne kitap yazılır” dedirten manzaraya ve huzurlu bir ortama sahipti. “Neden Keşif Atölyesi“ nin hayata geçme fikirleri de işte burada doğacaktı. Kamp süreci, detaylı ve disiplinli bir planlamanın ardından başladı. Her gün sabah 05.00’da başlayan program akşam 22.00’da son buluyordu. Günlük on yedi saatin neredeyse tamamı, zaruri ihtiyaçlar hariç çalışma, araştırma ve yazmayla geçiyordu. Doksan üç gün süren bu kamp döneminde, internet ortamından araştırdığım bilgilerin yanı sıra ortalama 15.000 sayfa kitap okuma şansım oldu. Bir kitap düşüncesiyle başladığım kampta “Çözüm Satamazsan Sorun Satın Alırsın” isimli satış alanına yönelik, “Amacın Büyükse Bütün Engeller Küçüktür” isimli bilinçaltı ve dünyaya geliş amacımıza yönelik iki kitap doğarken, bu kitaplarla birlikte iki ayrı alana hitap eden ve beni çok heyecanlandıran “Neden Keşif Atölyeleri” de ortaya çıkmış oldu.
Bunlardan ilki “Neden Keşif Atölyesi Lider Dönüşüm Programı”, ikincisi ise “Neden Keşif Atölyesi Satış Geliştirme Programı” oldu. #Eğitimlerimiz
Peki beni bu kadar heyecanlandıran neydi?
Yola çıkış hikayemiz, ilk olarak bütünsel satış kitabıydı. Bununla ilgili içeriği hazırlarken şunu bir kez daha anladım ki, en iyi teknikleri anlatsam ve insanlar da bunu bilip öğrense dahi iç dünyasında kendiyle barış sağlayamadığı, problemlerini çözemediği, gerçek potansiyelini ortaya çıkaramadığı sürece, satışla ilgili söz konusu bilgiler yeteri kadar etkili olamayacaktı. Bunun ardından satışta daha etkin başarılar elde edebilmek için ilk olarak kendimizi bulma ve gerçek potansiyelimizi ortaya çıkarma konusuna yöneldim. Konuları daha derinlemesine aktarabilmek için tek bir kitaba sıkıştırmak yerine iki ayrı alana ve iki ayrı kitaba aktardım. Bunlardan ilki ve satışla ilgili olan, “Çözüm Satamazsan Sorun Satın Alırsın” isimli kitabımda eğildiğim en önemli konu, bütün olayların başrolü olan, insan kavramıydı. Kitabın temelini oluşturan unsur ise insan davranışlarının satışı nasıl etkilediği üzerineydi. Bu etki ile birlikte, gözden kaçırdığımız en ufak davranışın bile düzeltilmesiyle, satışlarımızda ne denli büyük bir artış sağlayacağımızı keşfetmiş olduk. Kitapta bu bilgileri aktarırken aynı zamanda uygulamalarla, satış konusunu daha iyi öğrenebileceğimiz, “Neden Keşif Atölyesi Satış Geliştirme Programı”nı oluşturduk. “Amacın Büyükse Bütün Engeller Küçüktür” isimli ikinci kitabımda ise, özümüzdeki sınırsız enerjiyi nasıl açığa çıkarabileceğimizi ve gerçek potansiyelimize nasıl ulaşabileceğimizi anlattık. İlkini tamamlar nitelikte olan bu kitabımda serüven çocukluğumuzdan başlamaktaydı. Çocukluk sürecimizde, içinde bulunduğumuz ortam, çevre ve aile yapımızın, hayatımızı %95 etkilediği anlatılmaktaydı. Özetle; fakir bir ailede doğduysak, fakir ve kısıtlı düşünce yapısına, zengin bir ailede doğduysak, zengin ve daha geniş bir düşünce yapısına sahip olduğumuz gerçeğiydi ortaya çıkan. Fakat bununla beraber dünyada çok büyük başarılara imza atmış, hatta tarihe geçmiş isimlere baktığımızda, bu kişilerin çoğunun oldukça fazla sıkıntıyla boğuşmuş fakir ailelerden çıktığını da gördük.Tabir yerindeyse ise dibin dibinden gelen hikâyelerdi. Ve burada şu soruyu sordum kendime: “Pekiii fakir ailede doğduğumuzda fakir düşünce yapısına sahip olmamız gerekirken nasıl olmuş da bu insanlar, dipten geldikleri halde çok büyük başarılara imza atmış?”
Kendime sorduğum bu sorunun ardından söz konusu başarı hikayelerindeki en büyük ortak özelliği araştırmaya başladım. Ortaya çıkan sonuç, çok güçlü amaçlarının olmasıydı. Bu amaçlar onları bilinçaltı kalıplarından çıkarıp evrensel bilince geçmelerini sağlıyordu. Peki bu amaç denen kavramı bu kadar güçlü yapan neydi? Neydi aşılmaz engelleri aşacak gücü veren? Düşse de yeniden kalkmalarını sağlayan? Pes etmeden ciddi mücadele içine girmelerini sağlayan neydi? İşte biraz önce söylediğim gibi güçlü amacı olan insanlar evrensel bilince geçiyordu. Özetle; yaradılışımızdaki o öze dönüyordu. Hudutsuz ve korkusuz olan, o gerçek güce... Tam da burada ışıklar daha da parlak yanıyor! Çünkü bir diğer araştırmamdaki keşfim ise amacın nedenlerle bağlantısını ortaya çıkarıyordu. Yani nedenlerimiz, dünyaya geliş amacımız oluyordu. Bu konuları görmek ve daha derinlemesine bilgilere ulaşmak beni aşırı heyecanlandırmıştı. Kitabın bütününde, çocukluk döneminde bilinçaltımızın nasıl şekillendiğinden başlayıp, bugün istediğimiz hayata nasıl dönüştürebileceğimizi aktardık. Kitapla birlikte okuyucular bu dönüşümün farkındalığını yaşarken, peki ama nasıl olacak sorusunun cevabını da bulabilecekti. İşte bu noktada buna ek olarak da hayata geliş amacımızı ve nedenlerimizi, bizi daha ileriye taşıyacak ve gerçek potansiyelimizi ortaya çıkarabilecek “Neden Keşif Atölyesi Lider Dönüşüm Programı” nı geliştirdik. Kamp bitip kitabın çıkmasıyla birlikte bekleyen eğitimleri ve seminerleri hızlı bir şekilde organize etmeye başladık. Satış ekiplerinin gelişmesine katkı sağlamak isteyen bir kurumun bu yöndeki talebi ile “Neden Keşif Atölyesi” ni gerçekleştirdik. Geri dönüşler beklentimizin çok çok üzerindeydi. Bu durum beni yeniden heyecanladırdı ve hemen ertesi gün eğitimin marka patent başvuru işlemlerini yaptık. Akabinde “Lider Dönüşüm Atölyeleri” devam ederken, nedeni keşfetmenin bir diğer yönünü uygulamaya ve atölyelerde aktarmaya başladık. Satış alanında nedeni keşfetmenin gücü muazzamdı. Size, 10’da 2 olan satış oranlarını 10’da 8'e çıkarabilecek kadar güçlü bir atölyeden bahsediyorum. Peki bu programlardan neden bu kadar eminim? Çünkü atölyelerde uygulamaları aktarırken aynı zamanda sahada satış ekipleri ile deneyimleyerek de sonuçların istenilen oranda olduğunu ispat etmiş olduk. Yaptığımız saha çalışmalarında 10’da 8 oranını kesinlikle yakalayabiliyorduk. Derken programı arttırmaya başladık ve harika dönüşler almaya devam ettik. # Videolar
Atölyelere katılan arkadaşlardan üç günlük bir kamp talebi gelmesiyle daha geniş çaplı bir atölye gerçekleştirdik. Bu kamp programı beni daha da motive etti ve program içeriğine olan inancım ve heyecanımın haklılığını ispatladı. Katılımcıların son derece olumlu yöndeki fikir beyanları ve “Hocam bu program harika kesinlikle herkes bu eğitimle tanışmalı!” şeklindeki geri bildirimleri üzerine dedim ki: “Bunu birlikte hayata geçirmeye var mısınız?” O an her birinin gözlerinin içinde parlayan ışıkları görmeliydiniz. Hemen o gün süreci planladık ve akabinde aylar süren ciddi toplantılar ve yoğun çalışmalar başladı. İşte bugün, “Neden Keşif Atölyesi” bütün hazırlıklarını tamamlamış ve deneyimlerine deneyim katmış bir şekilde karşınızda. Vay arkadaş nereden nereye geldik. Pandemi döneminin başlaması ve kapanmaların gelmesi derken bir kapandım pir kapandım. Kitap yazıp dönecektik olay nerelere geldi.:) 2008’den bu yana satış alanındaki deneyimlerimin içinde beni en çok heyecanlandıran konu bu oldu.
Bundan sonra ilk hedefimiz işletmeler, kurumlar ve bireyleri “Neden Keşif Atölyesi”ni tanıştırmak ve başarılarına başarı katmak ve daha büyük organizasyonlarla bu atölyelerin kapılarını genel katılımcılara açmak. Keyifli, eğlenceli eğitim kampları düzenleyerek insanların hayatlarına dokunmak. Peki kardeşim bu atölyeler bize ve kurumlarımıza ne katacak derseniz web sayfamızı incelerken bu soruların cevaplarını buluyor olacaksınız.
E hadi size kolay gelsin, kalın sağlıcakla…
